Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) ve Türk Seramik Derneğinin ortaklaşa düzenlediği uluslararası katılımlı 10. Seramik Kongresi başladı.
İkbal Termal Otelde gerçekleştirilen kongrenin açılış programına Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, AKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Yılmaz Yalçın, Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Yıldız, Teknoloji Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Ayhan Erol, Türk Seramik Federasyonu Genel Sekreteri Mehmet Mercan, Türk Seramik Derneği Başkanı Prof. Dr. Alpagut Kara ve Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Taner Kavas ile birlikte akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Kongrenin açış konuşmasını gerçekleştiren Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Taner Kavas, Barış Pınarı Harekâtını yürüten askerlere başarılar diledi. Kavas, “Ülkemize kurulan tuzakları bozmak ve terörü kaynağında yok etmek amacıyla düzenlenen Barış Pınarı Harekâtını başlatan kahraman ordumuza başarılar diliyorum. Yüce Türk milletini bu ve benzeri belalardan korumak için canlarını veren aziz şehitlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum” ifadelerini kullandı.
Kongrede gelecekte şekillendirilecek işbirliklerinin temelleri atılmaktadır
Düzenlenen kongrenin önemi ile ilgili bilgiler veren Kavas, “Bilindiği gibi kongreler bilim insanlarını, sektör temsilcilerini ve ilgili alanlarda faaliyet gösteren sanatçıları bir araya getiren organizasyonlardır. Sahip olduğumuz bilgi birikimlerini ve önceden emek vererek kazandığımız birikimleri bu toplantılar aracılığı ile paylaşmaktayız. Ayrıca yine bu organizasyonlar sayesinde bilgi dağarcığımızı geliştirerek, ülkemiz için daha aydınlık geleceklere bilim, endüstri ve sanat aracılığı ile yeni yelkenler açma ve güçlü bir rüzgâr kazanma niyetini de bu organizasyonlar taşımaktadır. Tüm bunlara ek olarak, bu kongrede gelecekte şekillendirilecek işbirliklerinin temelleri de atılmaktadır” diye konuştu.
“AKÜ’nün böylesine önemli bir kongreye dördüncü kez ev sahipliği yapması büyük gurur”
AKÜ’nün Seramik Kongresine dördüncü defa ev sahipliği yapmasının büyük bir mutluluk ve gurur kaynağı olduğunu da belirten Kavas, “Dördüncü kez AKÜ ev sahipliğinde bunu gerçekleştiriyoruz. Oldukça başarılı geçtiğini düşündüğümüz 2008, 2012 ve 2015 kongrelerinin ardından, dördüncü kez Afyonkarahisar’da sizleri ağırlamaktan dolayı çok mutluyuz. Kongre ile birlikte gerçekleştirilen serginin teması da yine Afyonkarahisar’a yakışır şekilde olsun istedik. Kurtuluş Savaşımızın kazanıldığı toprakların Afyonkarahisar olması nedeniyle ‘toprağa saygı’ teması ile düzenleyeceğimiz sergiye, ülkenin seçkin sanatçıları eserlerini gönderdiler. Kongremize gönderilen ve hakemlik süreci tamamlanan bilim, sanat ve sektör bildirilerini ise yine AKÜ Fen Bilimleri Dergisinde basarak kalıcı hale getireceğiz” dedi.
Kongreler en iyi yaptığımız iş ve daha iyisini yapmak için çalışıyoruz
Türk Seramik Derneği Başkanı Prof. Dr. Alpagut Kara ise dernek tüzüğünde ve mevzuatında derneğin neler yapması konusunda çeşitli tanımlamalar olduğunu ifade etti. Seramik konusunun ticari boyutu ve ilgili alanlarıyla ilgili bilgiler veren Kara, “Yapmamız gereken şeylerden en önemlisi, belki de en iyi yaptığımız; bu tip organizasyonları, kongre, sergi, konferansları sizler ile birlikte gerçekleştirmektir. Seramik malzemeler denildiğinde kimisinin aklına geleneksel ve endüstriyel seramikler geliyor. Bu konuda dünyada ciddi bir konumdayız. Bir yandan da üniversiteler tarafına bakıldığında ise ileri teknoloji seramikleri anlamında ciddi AR-GE faaliyetleri olmakta. Hatta bunların bir kısmı teknoparklar üzerinden işin ticari boyutuna aktarılmakta. Tabii bu tip seramiklerden bahsederken sanatsal seramikleri, yani Türk seramik sanatını da ayrı bir kefeye koyamayız, diğerleri gibi kesinlikle önemli bir konumdadır. Bir de işin arkeolojik seramik tarafı var, bunu da unutmamak gerekiyor” şeklinde konuştu.
Dolaylı olarak 200.000 kişiye istihdam olanağı
Türk Seramik Federasyonu Genel Sekreteri Mehmet Mercan ise Türk Seramik Federasyonu ile ilgili bilgiler verdi. İhracat ve ithalat değerlerine bakıldığında seramiğin çok önemli bir katma değer yarattığının altını çizen Mercan, “2001 yılında federasyon yapısına kavuşuyoruz. Federasyonumuz, Türkiye seramik üretiminin yaklaşık yüzde 80’ini temsil ediyor. Geleneksel seramiklerde doğrudan 30.000 kişilik, dolaylı olarak ise 200.000 kişilik istihdam sağlamaktadır. Bugünkü rakamlarla 1 Milyar avronun üzerinde ihracat yaparak, Türkiye’de sanırım bu seviyede bir yer yok, yüzde 82 katma değer sağlayan bir sektör durumundadır. Yani yaptığımız her 100 dolarlık ihracata karşılık 18 dolar ithalat yapıyoruz. 82 dolarını yurtiçi kaynaklardan sağlanıyor. Bu son derece önemli bir rakam, bu sektörün nereye gitmesi gerektiğini ya da yatırımların yapılması açısından büyük önem arz etmektedir. Sektör genel anlamda ithalat yapmadığı gibi, yurtiçi ihtiyacı karşıladığında da net ihracatçı bir sektördür” dedi.
Sektörde yaşanan sıkıntılardan da bahseden Mercan, şöyle konuştu:
“Sıkıntıların başında enerji geliyor. Son dönemlerde, altında bazı sebeplerin yattığı, ciddi maliyet artışı yaşanıyor. Bununla beraber ihracatçı bir sektörde siz bu maliyet artışını fiyatlarınıza yansıtamazsınız. Sektörü bu açıdan sıkıntılar bekliyor ki dünyada arz fazlası varken, bütün dünyada enerji fiyatları düşerken, bizde bu denli bir artışın olması sektörün geleceği açısından sıkıntılı bir durum. İkinci konu olan eğitimde ise özellikle geleneksel seramik konusunda eksiğimiz var. Biz de bu eksiğimizi başka türlü gidermeye çalışıyoruz. Kaynak eksikliğini gidermek için federasyon olarak yabancı kitapları tercüme ettirip hem bütün endüstriye hem akademiye hem de araştırma merkezlerine dağıtıyoruz. Eğitim programları yapmaya çalışıyoruz. İşe başlarken eleman eksikliğinden bahsederdik, şu an onu geçtik, çünkü zaten bulamıyoruz ama artık ara eleman da yok, mavi yaka da yok. Türkiye’de ara eleman için gerekli olan meslek yüksekokulları yok oldu. İmalat sektörüne yönelik bölümler tamamen sıfırlandı. Bozüyük gibi bir yerde Seramik Meslek Yüksekokulu kapandı. Hâlbuki bu alanda işsizlik gibi bir sorun yok. Belki de üniversite sayısının bu kadar fazla olmasının doğru mu değil mi diye tartışılması lazım. Benim görüşüm, üniversite sayılarının bu kadar artmış olması, meslek yüksekokullarını yok etti diye düşünüyorum.”
AKÜ yönetimi olarak bu tür etkinlikleri desteklemeye devam edeceğiz
AKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Yılmaz Yalçın ise kongrelerin herkes için önemli olduğunu ve yapılan çalışmaları yakından görme imkânı tanıdığını ifade etti. Yalçın, “Sektör temsilcileri ile buluşuyoruz. Buradaki kongrenin bir diğer ayrıcalıklı tarafı ise seramik sanatçılarının da yer alması, bu da ayrı bir güzellik. Biz AKÜ yönetimi olarak bu tür etkinlikleri hep destekledik ve desteklemeye devam edeceğiz. Şimdi, zor zamanda konuşmak zor derler ancak zor zamanda bir şeyleri yapmak daha da zor. Bu nedenle şu dönemde böyle bir etkinliği düzenlemek gerçekten çok zor ve büyük başarı. İnşallah kongremiz de verimli geçer. Gözlemlediğim kadarıyla pek çok çalışma yapılıyor. Bunlar genelde akademik yükselmelerde kalıyor, makale yayınlıyoruz ama raflarda kalıyor. İnşallah bundan sonraki çalışmalarımız, bu zamanlarda hızla artıyor olsa da; ürüne dönüşmeli, faydaya dönüşmeli, patent olmalı. Ben bu kanaatteyim ve katılımcıların da bu kanaatte olduğunu düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Açış konuşmalarının ardından ise davetli konuşmacı olarak kongrede yer alan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal’ın “Bilim, Teknoloji ve Yenilik Ekosisteminde Durum Değerlendirmesi ve Seramik Alanında TÜBİTAK Odaklı Süreçler” başlıklı sunumuna geçildi.
Zor zamanlar güçlü gözükse de fırsatlar yaratabilir
Sunumundan önce Barış Pınarı Harekâtına değinen Prof. Dr. Mandal, harekâtta yer alan askerlere başarılar dileyerek, zor zamanlarda yaşanan güçlüklerin Türkiye için ileride fırsatlar doğurabileceğini kaydetti. Mandal, “Zor zamanlar, esasında güçlük gibi gözükse de fırsatlar da oluşturuyor. Dolayısıyla geleceğe doğru baktığımızda, kendi ürettiğimiz yerli ve milli teknolojilerle, buna bağlı ürünlerle olan sürecin kıymeti daha da artıyor. Dolayısıyla bu kongrenin de bu dönemde düzenleniyor olmasının, sadece sunulan bildirilerle sınırlı kalmamasının, bu kapsamda geleceğe doğru çıkarımlar noktasında fayda getireceğini düşünüyorum. Özellikle savunma sanayinde yaşamış olduğumuz deneyim, yerlilik oranını yüzde 15’lerden yüzde 70’lere çıkardı ve bu da bizlere bir özgüven verdi. Burada da malzeme ve seramik odaklı teknolojilerin ve ürünlerin önemli bir kıymeti var, bu anlamda da bir sorumluluğumuz var” diye konuştu.
AR-GE yatırımlarında yüzde 88 artış
Yürütülen çalışmalar hakkında bilgiler veren Mandal, şunları kaydetti:
“Türk Seramik Derneği olarak bakıldığında, onuncusu düzenlenen kongremizde, her zaman memnuniyetle ifade etmek isterim ki, özellikle Avrupa’da ilklerin arasındayız. Hem akademi hem özel sektör hem de konunun bütünleşik yapısı içerisinde sanat ve tasarımı barındıran bir dernek, dolayısıyla bu özgünlüğü esasında süreçlere bütünsel bir bakışı beraberinde getiriyor. Toplantılarımızda da bunun bu şekilde gerçekleşiyor olması, çok önemli bir faaliyet. Ancak bu faaliyetleri bir çıktıya dönüştürmemiz gerekiyor. Yakın zamanda yayınlanan 11. Kalkınma Planı var. 2019-2023 dönemine ait. Bunun içerisinde en önemli başlıklar, ‘rekabetçi üretim ve verimlilik’ ile ‘nitelikli insan ve güçlü toplum’ konuları. Her bir boyutu ilgilendirecektir ancak direkt seramik için ifade edilen birçok eylem var. Aynı plan doğrultusunda geleceğe doğru bakıldığında, AR-GE’ye ayrılan kaynağın gelecek 5 yıl içinde yüzde 88 artış ile 1,8’e çıkıyor olması, tam zamanlı eşdeğer araştırmacı insan kaynağındaki artış ve ilk defa gösterge olarak yer alan doktoralı insan kaynağı. Geçmişte araştırmacı personelin içinde olan kavram, artık bir gösterge olarak kendi başına planın içerisinde.”
Mandal, daha sonra gerçekleştirdiği “Bilim, Teknoloji ve Yenilik Ekosisteminde Durum Değerlendirmesi ve Seramik Alanında TÜBİTAK Odaklı Süreçler” başlıklı sunumunda, TÜBİTAK’ın sağladığı olanaklar ve projeler ile ilgili bilgiler verdi.
14-16 Ekim 2019 tarihleri arasında 3 ayrı salonda oturumlar halinde gerçekleştirilecek 10. Seramik Kongresinde alanında uzman bilim insanları misafir edilecek. Kongre süresince; Biyoseramik Oturumu, Nano Seramik Oturumu, Sanat Oturumu, Bor Esaslı Seramikler Oturumu, İnce Seramik Filmler ve Elektroseramikler Oturumu, Endüstriyel Seramikler Oturumu, Cam ve Cam Seramikler Oturumu, Atık ve Çevre Oturumu, Seramik Tozlar Oturumu, İleri Teknoloji Seramikler Oturumu, Kompozit Malzemeler Oturumu ile Çimento, Beton, Jeopolimerler ve Yüksek Sıcaklık İşlemleri Oturumu gerçekleştirilecek.