Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) İlahiyat Fakültesi 2023-2024 Akademik Yılına Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Salih Pay’ın verdiği açılış dersiyle başladı. Gerçekleşen etkinliğe İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Güler, Dekan Yardımcıları Doç. Dr. Mebrure Doğan, Doç. Dr. Abdullah Çakmak, akademik personel ile öğrenciler katıldı.
İlk dersi veren Prof. Dr. Salih Pay, öğrencilere yeni öğretim yıllarının hayırlı olması dileğinde bulundu. Prof. Dr. Pay, aldığı davet için teşekkür ederek konuşmasına şöyle devam etti, “İlk kez karşılaştığım öğrencilere mesajım şu oluyor. Siz seçilmiş insanlarsınız diyorum öğrencilerime. Kendim de naçizane Allah’ın sevdiği kulu olduğumu düşünüyorum. İmam hatipli olmayı Allah bana lütfetmiş. İmam hatipli olmayı Allah’ın bize sunduğu bir lütuf olarak görüyorum. Aynı zamanda bunun, omuzlarınıza yüklenmiş bir yük, sorumluluk olduğunu düşünüyorum. Bunun da bilincinde olunması gerekiyor.”
“Allah’ın seni neyle meşgul ettiğine bak”
Konuşmasında ilimle meşgul olunmasının önemine dikkat çeken Pay, “Bir Allah dostuna şöyle sormuşlar: ‘Senin kalp gözün açıktır. Bize Allah katındaki değerimizi söyle’. Allah dostunun verdiği cevap şu olmuş: ‘Allah katındaki değerini, makamını öğrenmek istiyorsan, Allah’ın seni neyle meşgul ettiğine bak.’ Şükür Allah bizi ilimle meşgul ediyor” şeklinde konuştu.
Dedesinin, eğitim görmemesine rağmen kendisini imam hatip eğitimine yönlendirdiğini ve bu yolda destek olduğunu anlatan Pay, “Dedem hiçbir tahsil almamış bir insan olmasına rağmen, beni ilahiyata yönlendirdi. Suya sabuna dokunmadan temizlik olur mu? Olmaz. Mümin etrafına etkisi olan, etkisi etrafına sirayet eden insandır. Dolayısıyla bizler etrafımıza ne kadar etkili olabiliyoruz? Bu anlamda kendimizi sorgulamamız lazım diye düşünüyorum” dedi.
Lise üçüncü sınıfa kadar parlak bir öğrenci olmadığını, fakat lise üçüncü sınıfta çalışkan bir arkadaşı sayesinde çalışmaya heveslendiğini ve çalışmayı öğrendiğini belirten Prof. Dr. Pay o yılları söyle anlattı: “Çalışan arkadaşımı görünce benim de çalışma hevesim oluştu. İmam hatip lisesi üçüncü ve dördüncü sınıfta 90 puandan aşağı almadım. Çalışan bir insan nasıl 85 alır demeye başladım. Üniversiteyi kazandım. Hatta puanım mühendisliği de tutuyordu. Ben tercihimi ilahiyattan yana kullandım. Bursa İslam Enstitüsüne kaydımı yaptırdım. Bu nedenle öğretmen olduğum dönemlerde dersleri zayıf bir öğrenciyi kınamadım. Henüz açılmamıştır, açılacaktır dedim. Buradan çıkaracağım husus da arkadaş tercihini iyi yapmak çok önemli.”
“Somut, nesnel hedefleriniz olsun”
Prof. Dr. Pay, öğrencilere, kendi deneyimleri üzerinden çeşitli tavsiyeler verirken sözlerine şöyle devam etti: “Somut, nesnel hedefleriniz olsun. Ben 34 yasında araştırma görevlisi oldum. Aynı zamanda ticaretle de uğraştım. İkisini birlikte götürmeye çalıştım. Ticarette iyi paralar da kazandım fakat bir noktadan sonra ikisi arasında bir tercih yapmam gerekti. Akademisyenliği tercih ettim. Çeşitli işler yapmamın bana başka türlü katkıları oldu. Rızkı Allah’ın verdiğini gördüm. Çok çalışarak zengin olamazsınız. Çok çalışarak rızkını arayabilirsin, zengin olamazsın. Kendi hayatımda da bunun dünya kadar örneği söz konusu.”
“Bir ev kirası miktarı kadar kitaba para veriyorduk”
Öğrencilik döneminde tüm maddi imkânsızlıklara rağmen kitaba para vermekten geri durmadıklarını belirten Pay, öğrencilere şu tavsiyelerde bulundu: “Ders kitaplarının dışında, bir ev kirası miktarı kadar kitaba para veriyorduk. Öğrenciyken kitaba para vermek lazım. Bazı öğrencilerimiz ders kitaplarını bile almadan okulu bitirmeye çalışıyor. Okul her türlü biter. Fakat okulu en verimli şekilde bitirmekte fayda var.”
“Sebat, azim çok değerlidir”
Öğrencilere azimli olmayı tavsiye eden Prof. Dr. Pay “Üniversitedeyken bazı arkadaşlarım vasıtasıyla medrese eğitimine de dahil oldum. Dört yıl hem fakülteyi hem medreseyi birlikte götürdüm. Birini birine tercih etmedim. Sebat, azim çok değerlidir. Çünkü herkeste yoktur. Mutlaka kendinizi geliştireceğiniz, sizin elinizden tutacak hocalar bulmaya çalışın. Hocalarınızla sağlıklı ilişkiler kurun. Hocalarınızın odasına gidin. Biz de kafamıza takılan, arkadaşlarımızla müzakere edip çözemediğimiz şeyleri gidip hocalarımıza soruyorduk. Siz de böyle yapın” dedi.
“Bizim evimiz dergâh gibiydi”
Bilgi paylaşmanın ve öğrenmenin yaşı ve yeri olmadığını ifade eden Pay, öğrencilere bilmediklerini sormalarını ve birbirlerine destek olmalarını öğütledi. Pay “İlim verdikçe artar. Öğrendiğinizi mutlaka bir yerlerde paylaşın” dedi.
Öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği ilk ders, Prof. Dr. Pay’ın soruları cevaplamasının ardından sona erdi.