Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Kadın ve Aile Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından “Dijital Oyunlarda Kadınlara Yönelik Ayrımcılık” semineri düzenlendi.
Eğitim Fakültesi Abdullah Kaptan Konferans Salonunda gerçekleştirilen seminerde Kadın ve Aile Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Letife Özdemir, Araştırma Görevlisi Meleksima Türkırkı konuşmacı olarak yer aldı.
“Depremzedelere psikolojik destek verildi”
Seminerin açış konuşmasını yapan Kadın ve Aile Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Letife Özdemir, merkez hakkında bilgiler verdi. Özdemir, “2019 yılının Ekim ayında kurulan merkezimizin kuruluş amacı; küresel değişim ve gelişim sürecinde aile olma ve aile kalabilme bilincini arttırmaktır. Amaçlarımız arasında Türkiye’nin kültürel yapısıyla uyumlu, dinamik bir aile profili geliştirmede ailenin devamlılığı için eşlerin işbirliğini açığa çıkarmak; aile olmanın değerini korumak ve savunmak; akademide kadın ve aile çalışmalarını yaygınlaştırmak, geliştirmek ve bu alanda bütün toplumun bilinç düzeyinin yükseltilmesini sağlamak ve bilimsel araştırmalar yapmaktır” şeklinde konuştu. Özdemir, sözlerine şöyle devam etti:
“Merkezimiz amaçları doğrultusunda 4 yıldır çeşitli eğitim faaliyetlerinde bulunmuştur. İlimizin merkezinde ve ilçelerinde yer alan tüm Kültür Evlerinde 2021 ve 2022 yıllarında 100’e yakın farklı konuda üniversitemizin farklı birimlerinde görev alan akademisyenler tarafından eğitimler verilmiştir. 2022 yılında ‘Aile Olma Yolunda’ temalı 2 panel gerçekleştirilmiştir. 2023 Şubat ayında yaşadığımız deprem nedeniyle şehrimize gelen ve öğrenci yurtlarında kalan depremzedelere yönelik çeşitli konularda seminerler verilmiş ve psikolojik desteklerde bulunulmuştur.”
“Çevrim içi oyunları oynamak, bireylerde aidiyet hissini arttırıyor”
“Dijital Oyunlarda Kadınlara Yönelik Ayrımcılık” hakkında bilgiler veren Araş. Gör. Meleksima Türkırkı, çevrim içi oyun oynayanların büyük bir kısmının anlık mesajlaşma platformlarında aktif iletişim kurduklarını belirtti.
Türkırkı şunları kaydetti:
“Ertertainment Software Association’a (ESA, 2014) göre yüzde 60’ından fazlası çevrim içi oyunları oynayan diğer bireylerle mikrofon, chat, veya discord gibi anlık mesajlaşma platformları aracılığıyla aktif iletişim kurarak oynamaktadır. Ayrıca oyunların yüzde 83’ü, oyunların yeni kişilerle tanışmakta ve yeni ilişkiler kurmakta etkili olduğunu belirtmiştir. Ek olarak çevrim içi oyunları oynamak bireylerde aidiyet hissini arttırmakta, stresi azaltarak psikolojik iyi oluşu desteklemektedir.”
“Oyunlar, ‘erkeklerin dünyası” olarak görülmekte”
Çevrim içi oyunların cinsiyetçi bir yanı olduğunu anlatan Türkırkı, “Çevrim içi oyunların maskülen bir aktivite olduğu ve oynayanların çoğunlukla genç yaştaki erkekler olduğuna dair bir mit bulunmaktadır. Bunun sonucunda kadınlar, çoğunlukla bu topluluğun dışında kabul edilmekte ve oyunlar ‘erkeklerin dünyası olarak görülmektedir” diye konuştu. Türk oyuncularının yüzde 48’inin kadınlardan oluşturduğunu aktaran Türkırkı, “Araştırmalar, kadınların da neredeyse erkekler kadar aktif şekilde çevrim içi oyun oynadığını göstermektedir. Choe ve arkadaşlarının yaptığı bir araştırmaya göre, çoğu spor oyununda kadın takım seçeneği bulunmamaktadır. Kadın oyuncular, çevrim içi oyun dünyasında cinsiyetleri sebebiyle daha az yetenekli olarak görülmektedir. Kadınlar bundan kaçınmak için oyunlarda cinsiyetlerini gizlemektedir ” dedi.
“Şiddet içerikli oyunlar, duyarsızlaşmaya sebep oluyor”
Oyunlardaki ayrımcılığın toplumsal hayattaki sonuçlarını sıralayan Türkırkı, “Çevrim içi oyunlar çevresinde yaşanan bu cinsiyet ayrımcılığının, günlük hayata da yansıyan ciddi sonuçları vardır. Yao ve arkadaşları tarafından yapılan bir çalışmada kadınların objeleştirildiği ve çevrim içi oyunları oynayan erkeklerin, oynamayanlara göre kadınları cinsel obje olarak görmeye ve cinsel istismarı meşrulaştırmaya daha meyilli olduklarını vurgulamıştır” diye konuştu.
Gerçekleştirilen seminer, katılımcıların sorularının cevaplanmasıyla son buldu.