Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Devlet Konservatuvarı, Kültür ve Turizm Bakanlığı katkılarıyla, Telif Hakları Genel Müdürlüğü ve İcracı Sanatçılar ve Müzisyenler Meslek Birliği (TSMB) ile birlikte “Üniversitelerde Müzik Telif Hakkı ve İcracı Sanatçıların Sosyal Güvenliği Eğitim Semineri” düzenlendi. Eğitim seminerinde TSMB Birlik Başkanı Mustafa Demir, Müyabir Temsilcisi Av. Ünsal Eşber Güzel, Anadolu Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Özge Özsoy, Pamukkale Üniversitesinden Arş. Gör. Erkan Kıdak birer konuşma yaptı. Seminere AKÜ Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Mustafa Kemal Yıldız ve akademik personel katıldı.
Etkinlikte ilk sözü TSMB Birlik Başkanı Mustafa Demir aldı. Demir konuşmasında iyi müzisyen olmakla birlikte sanatçıların geleceklerini garanti almaları gerektiğini belirtti. Demir “Biz aslında bugün sizlere hayat bilgisi dersi vereceğiz. Sizin mezun olduktan sonra işinize yarayacak şeyleri anlatacağız. Ürettiğiniz şeyler sizlere para kazandıracak. Biz kendimize müzisyen ya da sanatçı diyoruz. Ancak Kanun bizi icracı olarak görüyor. Devlet bu konuda bu ayrımı yapmış. Demiş ki, bir şey icra ediyorsa ben onu sosyal devlet olarak onu telifle destekleyeceğim demiş. O nedenle ürettiğiniz her şeyden, dijitale koyduğunuz her şeyden icracı olarak para kazanmanız gerekiyor. Mezun olduktan sonra göreceksiniz, piyasa şartları kolay değil. O nedenle üretmek çok önemli. Ürettiğinizin de karşılığını almak çok önemli” şeklinde konuştu. Demir konuşmasının devamında öğrencilere, meslek birlikleri hakkında bilgi verdi.
Pamukkale Üniversitesinden Arş. Gör. Erkan Kıdak yaptığı konuşmada sanatçılar için dayanışma kültürünün önemine değindi. Kıdak “Toplumu bir arada tutan dayanışma kültürü. Dayanışma bilincinin olması gerekiyor. Bunun önemli unsurlarından birisi de örgütlenmek, sendikalaşmak. Bunun içinde dernekleşmek ve birlikte halinde hareket etmek de var. Hangi platform olursa olsun, dayanışmayla birlikte sosyal güvenlik konusu da bir diğer boyutu. Bazı tanımlar sosyal güvenliği kuşaklar arası dayanışmayı sağlayan belirli bir edim diyor. Sosyal güvenlik sistemi, çağdaş toplumların olmazsa olmazı ve hepimizin yarından emin olma isteğinin bir ürünüdür. Riskler ilk insandan bu yana var. Biz risklerle her zaman karşı karşıyayız. Çok geniş yelpazede riskler mevcut. Gündelik hayatımızda ve toplumsal yaşamda birçok risk var ve bu risklere karşı biz yarın kendimizi güvence altında tutmak isteriz” dedi.
Müyabir Temsilcisi Av. Ünsal Eşber Güzel ise konuşmasında telif haklarıyla ilgili genel bir bilgilendirme yaptı. Güzel telif hakkını “Hak sahibine hak sahibi olduğu eserle alakalı, kullanımına izin verme, karşılığında bedel isteme, kullanımını yasaklama, kullanımından men etme ve izinsiz kullanımlar için hukuki yollara başvurmak gibi hakları tanıyan temel bir hak türüdür” şeklinde tanımladı. Güzel konuşmasına şöyle devam etti:
“Bizim kanunumuza göre neler eser sayılıyor? Çünkü bir telif hakkından bahsedebilmek için öncelikle kanun tanımındaki bir eserden söz etmemiz gerekiyor. Bunlar ilim ve edebiyat eserleri, musiki eserleri. Bizi aslında asıl ilgilendiren kısım güzel sanat eserleri ve sinema eserleri, ek olarak da bu eserlerden faydalanarak daha sonradan değiştirilen, işlenen, derlenen de eser olarak kabul ediliyor.”
Anadolu Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Özge Özsoy müzik eserleri üzerindeki telif haklarının internet ortamında korunması hakkında bilgi verdi. Özsoy “Önce fikri hak kavramından bahsetmek lazım. Fikri hak, gayri maddi mal varlığı haklarıdır. Yani taşınır mal değildir. Mülkiyet hakkından ve kişilik hakkından da farklılık arz eder. Ülkesellik ilkesi vardır. Yani sizin telif hakkınız yurt dışında eğer herhangi bir yere kayıt olmazsanız, korunmaz. Bu bakımdan sınırlara tabidir” şeklinde konuştu.
Seminer, öğrencilerin sorularının cevaplanmasının ardından sona erdi.