Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Karakaş, Yunus Emre Enstitüsü tarafından yürütülen “Türkçe Yaz Okulu” projesi ile AKÜ Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezinde (TÖMER) eğitim alan öğrencileri kabul etti.
Rektörlük toplantı salonunda gerçekleştirilen ve AKÜ TÖMER Müdürü Prof. Dr. Celal Demir’in de yer aldığı ziyarette çeşitli ülkelerden gelerek AKÜ’de eğitim alma fırsatı bulan öğrencilere AKÜ ve Türkiye hakkında bilgiler verildi.
Yunus Emre Enstitüsü ve AKÜ Rektörlüğünce imzalanan “Türkçe Yaz Okulu” protokolü ile ilgili bilgiler veren AKÜ TÖMER Müdürü Prof. Dr. Celal Demir, 2017 yılı içerisinde 13 farklı ülkeden 20 öğrencinin AKÜ’de eğitim alacağını ifade etti. Eğitimlerin sadece dil eğitimi ile sınırlı kalmayacağını dile getiren Demir, “Bu öğrencilere günün ilk yarısında üniversitemizde Türkçe dersleri verilmekte, günün ikinci yarısında ise Türk el sanatlarını ve Türk geleneklerini daha yakından görmelerini ve öğrenmelerini sağlayıcı etkinlikler düzenlenmektedir. Hafta sonlarında ise farklı il ve ilçelere kültür gezileri düzenlenmektedir” diye konuştu.
Dünyada son zamanlarda Türkçe öğrenmeye yönelik bir talebin olduğunu kaydeden AKÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Karakaş, “Dil öğrenmek güzel bir şey, şimdi herkes İngilizce öğreniyor ama İngilizceyi öğrenmek artık kolay. Çünkü öğrenme imkânları artık çok fazla. Bunun dışında konuşma alanı geniş olan diller de var, Türkçe de bunlardan bir tanesi. Sadece Türkiye’de kullanılacak bir dil değil, yeni kapılar da açabilecek bir dil konumunda. Son yıllarda özellikle dünya ekonomisinde öne çıkmış ülkeler var; Çin, Rusya, Türkiye ve Brezilya gibi. Bu ülkelerin dillerinin öğrenilmesinin önemli imkânlar sağladığını biliyoruz. Bu açıdan sizler çok şanslısınız” şeklinde konuştu.
Kültürlerarası etkileşimin önemini ve yaşadığı değişimi anlatan Karakaş, şöyle konuştu:
“Farklı kültürler ile buluşmak güzeldir. Ben de sosyolog olduğum için ilgi alanlarım arasına da giriyor. Çünkü çalışma alanlarım arasında da kimlik, kültür, küreselleşme, kültürlerarası etkileşim ve bu etkileşimin kısıt ve imkânlarını ifade eden milliyetçilik meseleleri var. Dünyamız artık küresel çağ olarak ifade edilen bir çağda. Artık kültürlerarası etkileşim doğrudan giderek gerçekleştirilen bir şey de değil. İnteraktif bir şekilde de yaşanıyor bu etkileşim. Ama gidip görmek ve o kültürün içerisinde olmak, o kültürü hissetmek çok daha farklı. Her ne kadar bugün televizyon ve internet bizlere bu imkânları sunmuş olsa da gidip doğrudan o kültürün içerisinde olmak, o kültürün bir parçasıymış gibi hissetmek çok daha farklı.”
AKÜ’de yüksek lisans ve doktora imkânları ile ilgili bilgiler almak isteyen öğrencilerin sorularının cevaplanmasının ardından toplantı sona erdi.