Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Etik Topluluğu tarafından “Ortadoğu ve Kudüs” konulu konferans düzenlendi.

Abdullah Kaptan konferans salonunda gerçekleştirilen konferansta Gazeteci Yazar Taha Kılınç öğrenciler ile buluştu. Konferansın açış konuşmasını gerçekleştiren Etik Topluluğu Başkanı Esat Eğsen, düzenlenen konferans ve diğer etkinlikler ile Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşması adına gayret gösterdiklerini ifade etti. Kudüs’ü ve Filistin’i savunurken hamasi ve slogan tarzı söylemler yerine konuyu bilgi temelli ele almanın daha yararlı olacağını dile getiren Eğsen, “Filistin ve Kudüs’ü sadece İsrail saldırdığında değil daima gündemde tutmalıyız. Kudüs’ün dününü ve bugününü çok iyi bilerek işe başlamalı, kuru kalabalıkla ve boş sözlerden öte elle tutulur somut işler yapmak zorundayız. Bugün bir Yahudi’den daha fazla çalışmadıkça, onun dinine bağlı olduğu kadar biz de kendi dinimize bağlanmadıkça Kudüs’ün özgürlüğünden bahsetmemiz ne yazık ki zor görünüyor. Çünkü onlar batıl da olsa bu hayallerine ulaşmak için binlerce yıldır öfkelerini, matemlerini, gayretlerini diri tuttular ve tutmaya devam ediyorlar. Bizler de biliyor ve inanıyoruz ki ne zulümler ne de zalimler hiçbir zaman zulmedenlerin yanına kalmamıştır ve kalmayacaktır” diye konuştu.

Müslüman coğrafyası acı edebiyatı yerine somut noktalarla anlatılmalı

Gazeteci yazar Taha Kılınç ise “Ortadoğu ve Kudüs” konulu konferansında Müslüman coğrafyasında yaşananları acı edebiyatı üzerinden anlatmak yerine somut noktalara değinmenin önemli olduğunu ifade etti. Kudüs ile ilgili konuşmalarda ilk yarım saat Kudüs’ün fazileti, son yarım saatte ise Siyonizm’in kötülüğünün anlatıldığını söyleyen Kılınç, “Bir Müslümanın zihninde Kudüs’ün fazileti ile ilgili ya da Siyonizm’in kötülüğü ile ilgili zaten bir soru işareti yok. Konuşma 60 dakika sonra bitiyor. Ama sonuç yok. Sonra ben ne yapmalıyım diye insan düşünüyor. Dinlediğim bir çok konuşmada sonuç yok. Anlatıyorlar, çerçevesini çiziyorlar ama dinleyenlere şunu yapmamız lazım, şuradan hareket edeceğiz belki bir gün ulaşırız diye bir proje yok. Görseller sunuluyor. Zaten internet ve telefonumuz bunlarla dolu. Ama ortaya bir şey çıkmıyor. Sosyal medyada gördüklerimize bir süreden sonra gözümüz ve gönlümüz alışıyor bir işe yaramıyor” dedi.

“Tarihi, coğrafyayı ve haberleri anlamak önemli”

Kudüs ve İslam Dünyası için yapılması gereken 3 aşamanın olduğunu söyleyen Kılınç, şunları kaydetti:

“Başlangıç noktası olarak bu mesele bu noktaya nasıl geldi? Mevzular nereden nereye geldi? Özellikle büyük olaylar, toplumsal değişimler, savaşlar, işgaller bir günde olmaz mutlaka onun bir öncesi var. Bir sebebi vardır. Sebep sonuç ilişkisi içinde bir arka planı vardır. Birinci aşama mevzuyu anlamak ve kavramak. Tarihini gözlemek ve incelemek. İkinci aşama ise coğrafyaya seyahatler. Coğrafyanın tarihini, geçmişini, meselenin nereden nereye geldiğini gördükten sonra sahayı görmek lazım. Okuduğumuz o zamana kadar edindiğimiz bilgiler acaba ne halde diye görmek lazım. Eğer sahayı bilmezsek pratik olarak ne yaşanıyor görmezsek, bilgilerimiz ve yaptığımız yorumlar havada kalabilir. Belki kitaptaki bilgiye göre doğruyu söyleyebiliriz ama dışarıdaki değişimleri bilgilerle uydurmazsak söylediğimiz şeyler havada kalacağı için yaptığımız yorumlarda yerinde olmaz. Üçüncü aşama ise bölgeden gelen haberleri düzenli şekilde takip etmek ve bir şey yapılması gerekiyorsa doğru şekilde yapmak.”

Konferansın sonunda Gazeteci Yazar Taha Kılınç tarafından katılımcı öğrencilerin soruları cevaplandırılırken, daha sonra ise gerçekleştirilen çekiliş ile “Kudüs Yazıları” isimli kitap öğrencilere hediye edildi.

29 Mart 2019, Cuma 615 kez görüntülendi