Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Senatosunun 7 Temmuz 2015 tarihinde aldığı kararla Devlet Konservatuvarı İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesine en büyük ve kapsamlı bağışta bulunan Dr. Wolfgang Ott’a fahri doktora unvanı verildi.

İbrahim Küçükkurt konferans salonunda gerçekleştirilen programa Afyonkarahisar Vali Vekili Dr. Adem Uslu, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Mehmet Karakaş ve Prof. Dr. İsa Sağbaş, Afyonkarahisarlı İş Adamı İbrahim Alimoğlu, AKÜ öğretim elamanları ve öğrenciler katıldı.

“Hedefimiz 200 bin ziyaretçi”

Törenin açış konuşmasını gerçekleştiren AKÜ Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Uğur Türkmen, AKÜ İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesi ile ilgili bilgiler verdi. Türkmen, “Müzik müzelerinin toplumsal, kültürel, eğitimsel ve ekonomik işlevleri vardır. İbrahim Alimoğu Müzik Müzesi de bu işlevlerin hepsini layıkıyla yerine getiriyor. Dünyada Paris, Brüksel, Londra, Bakü ve Viyana’da çok önemli müzik müzeleri var. Ama bunlar yüz yıllık geçmişi olan müzeler. Tüm bunlar arasında beş yıllık geçmişi olan müzemiz ise hepsinden daha çok tanınır hale geldi, hem Türkiye’de hem de Avrupa’da” diye konuştu. AKÜ Devlet Konservatuvarı İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesi ile ilgili belli amaçları olduğunu ifade eden Türkmen, ”Uluslararası müzeler birliğine üye olmak, sürekli güncellenen bir web sitesine sahip olmak, müzik müzeleri arasında marka olarak anılmak, yıllık 200 bin ziyaretçi sayısına ulaşmak, Müze Kart yoluyla gönüllü müzecilik çalışması başlatmak ve kültür endüstrisinin her alanında etkin olan bir müze hüviyetine kavuşmak istiyoruz. Tabii bunların yanında en önemli amacımız üniversitemizi, Afyonkarahisar’ımızı ve ülkemizi dünya kültürleri arasında tanıtmaktır” dedi.

Türkiye’nin en büyük müzesi

AKÜ Rektörü Prof. Dr. Solak ise İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesinin Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın üçüncü, dünyada ise ilk 10 koleksiyon arasında olduğunu söyledi. Solak, şöyle konuştu:

“3-18 Kasım 2015 tarihlerinde Paris’te düzenlenen UNESCO 38. Genel Konferansında kültür komisyonu tarafından müze ve koleksiyonların çeşitlilikleri ve toplumdaki görevlerinin korunması ve geliştirilmesine ilişkin tavsiye karar kabul edilmiş ve bu karar YÖK tarafından da benimsenerek ülkemiz üniversitelerine bildirilmiştir. Üniversitemiz nitelikli eğitim öğretim faaliyetlerinin yanında, gerçekleştirdiği bilimsel, sanatsal ve kültürel faaliyetler ile şehrimize, bölgemize ve ülkemizin gelişimine katkıda bulunmaktadır. 8 Nisan 2013 yılında kurulan 1 Ekim 2013 tarihinde açılışı yapılan İbrahim Alimoğlu Müzik Müzesi açıldığı günden bu yana yerli yabancı, yediden yetmişe 100 bine yakın ziyaretçiyi ağırlamıştır. Müzemiz ülke ve dünya genelinde takip edilir olmuş ve ödüller almıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve TRT’nin katkılarıyla düzenlenen 25. İstanbul Türk Müziği Festivali kapsamında üniversite rektörü olarak bana, Devlet Konservatuvarı Müdürümüz Prof. Dr. Uğur Türkmen’e, büyük katkıları olan işadamı İbrahim Alimoğlu’na ‘Yılın Türk Kültürüne ve Müziğine Hizmet Ödülü’ layık görülmüştür.”

AKÜ olarak kültürün korunması, yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için yapılan tüm çalışmalara destek olduklarını belirten Solak, “Bu kapsamda üniversitemiz BAP Koordinatörlüğü tarafından tematik proje kapsamında müzemize büyük destekler verdik. Son olarak 150 bin lira bütçeli proje kapsamında güncel bir web sitesi, çalgıların video-resim dosyaları, çalgıların Türkçe ve İngilizce tanıtımı, çalgıların tınıları ve sesleri, proje odası donanımı ve stüdyo kurulum çalışmaları gerçekleştirilmek üzeredir” diye konuştu.

Afyonkarahisar’ı her yönden geliştirmek önemli

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ise Türkiye’de turizmin gün geçtikçe gelişip büyüdüğünü söyledi. Çoban, “İlimizde bu yarışta geri kalmıyor. Termal turizm, spor turizmi, termal turizm bunların yanında da en önemlisi farklı kategorilerde insanın ilgisini çekebilecek müzeler. Üniversitemiz müzik aletleri müzesi ile bunu başardı. Bu tür çalışmalarla şehrimizi geliştirmek gerçekten çok önemli.  Dünyada her yerde bulunmayan müzikle ilgili aletler var, enstrümanlar var” dedi.

Afyonkarahisar’ın dünya kenti olmasında müzik müzesi önemli rol oynayacak

Afyonkarahisar Vali Yardımcısı Dr. Adem Uslu ise Afyonkarahisar’ın her geçen gün mesafe kat ederek geliştiğini ifade etti. Uslu, “Öncelikle Türkiye’nin en önde gelen şehirlerinden birisi olurken diğer taraftan da bir Avrupa kenti bir dünya kenti olması noktasında hızla mesafe almakta. Afyonkarahisar’ı tanıtırken mermerin, zaferin, termalin başkenti diye bunları vurguluyoruz. Artık bunları defaetle söylemeye gerek bile görmüyoruz bunu Türkiye’de artık herkes kabul ediyor. Afyonkarahisar’ın bir dünya kenti bir kültür kenti bir spor kenti olması noktasında bu müzik müzemizin de çok etkin roller üstleneceğini de biliyoruz” diye konuştu. İnsanoğlunun evrensel etkileşim ve iletişim kanallarının en başında müziğin yer aldığını dile getiren Uslu, şunları söyledi:

“İnsanoğlu değişik vasıtalarla hislerini karşısındakine, yanındakine aktarmayı arzu ediyor, aktarma ihtiyacı hissediyor. Müzikte bu hissimizi duygumuzu aktarma noktasında en önemli vasıtalardan birisi. Bu müziği zaman geliyor sözle, zaman geliyor enstrümanla, zaman geliyor ikisini birleştirerek bir arada aktarıyoruz. Dünyanın dört bir yanında yaşayan insanların kendi kültürel alt yapılarından tarihsel süreçten süzülmüş gelen çeşitli müzik enstrümanları var. Bu enstrümanlar yerine göre milletlerde farklılaşıyor.”

40 yıl 240 çalgı aleti

Dr. Wolfgang Ott ise koleksiyonuna 1964 yılında eserleri toplayarak başladığını söyledi. Her ülkede değişik müzik aletlerini toplamaya başladığını belirten Ott, “40 yıl sonra 240 yerli alet toplamış oldum. Bu müzik aletlerinin yanında okuldayken çok az da gitar çalmayı öğrenmiştim. Koleksiyon belli bir sayıya ulaştıktan sonra bir kültürü yansıtmaya başladı. Bu kültür özel bir oda da değil halka açık alanda sergilenmeliydi. Bu yüzden Almanya’da müze araştırmalarına başladım ama yer problem oldu. Antalya’daki arkadaşlarım Afyonkarahisar’da İbrahim Alimoğlu adında çok güzel bir müze olduğunu ve burada aletleri koruyabileceğimizi söylediler. İbrahim Bey’e mail attım. O da kalabalık bir grupla gelerek kontratı imzaladım” dedi.

Tören Dr. Wolfgang Ott’a fahri doktora unvanının takdim edilmesi ve Ott’un cübbe giymesi ile sona erdi.

29 Mayıs 2018, Salı 491 kez görüntülendi