Afyon Kocatepe Üniversitesi (AKÜ) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak başkanlığında Ekim 2017 tarihinde hizmete girmesi planlanan Onkoloji ve Hematoloji Hastanesi ile Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi hakkında değerlendirme toplantısı yapıldı.

Hastane çalışanlarıyla 2 aşamalı olarak gerçekleştirilen değerlendirme toplantısı Tıp Fakültesi mavi salonunda yapıldı. Toplantıda, sağlık hizmetlerinin aksamadan sürdürülebilmesi, vatandaşların daha iyi hizmet alabilmesi ve meydana gelen aksaklıkların azami seviyeye çekilebilmesi, vatandaşların kamu malını kullanmada daha duyarlı olması konuları görüşüldü.

Onkoloji ve Hematoloji Hastanesi ve Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi ile ilgili konuların görüşüldüğü toplantıya AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, AKÜ Sağlık, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve AKÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Adem Aslan, dekan yardımcıları, başhekim yardımcıları, genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, hastane müdür ve müdür yardımcıları dışında sağlık çalışanları, tıbbi sekreterler, temizlik, güvenlik ve teknik servis çalışanları katıldı.

“Sağlık çalışanları en kutsal hizmeti veriyor”

Toplantıda konuşma yapan AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, sağlık çalışanlarının diğer mesleklerden daha fazla toplum içinde olan insanlar olduğunu söyledi. Sağlık çalışanlarının en kutsal hizmeti verdiğini söyleyen Solak, “Her birimiz sabahtan akşama kadar, akşamdan sabaha kadar mesai saatimiz içerisinde bir insana hizmet veriyoruz. Sağlık için, şifa bulsun diye hizmet veriyoruz. Elimizden ne geliyorsa, o problemin üstesinden gelmek üzere her türlü gayreti gösteriyoruz. Sağlık hizmetleri zor konu, kendi içinde farklı türleri var. Bunların normal olarak değerlendirilmesi, zaman zaman hep birlikte gözden geçirilmesi, eksiklerimiz varsa tamamlanması, fazlalıklarımızın da ödüllendirilmesi gerekir” diye konuştu.

Acil sağlık hizmetleri elzem

Sağlık hizmetlerinde öncelikle en önemli konunun acil sağlık hizmetleri olduğunu ifade eden Solak, sağlık hizmetlerindeki süreci şöyle anlattı:

“Erişkin veya çocuk, ne yapmamız gerekir? Hasta bize intikal ettiği an kıdemli hekimden tüm sağlık personeline kadar herkesin anında hiç ardına bakmadan o hizmeti vermesi gerekir. Poliklinik hizmetleri ve diğer rutin hizmetlerde ise özellikle internet ortamında sıra alan, gelip sıra alan, sekreterlik işlerinde dikkatli olunması gerekiyor. Yataklı tedavi hizmetlerine geldiğimiz zaman ise hasta servisinde çalışıyorsanız, 8 saat boyunca yatan hastalara hizmet vermek hepimizin boynunun borcu. Bakın yelpaze ne kadar geniş. Acil Sağlık Hizmetleri, poliklinik hizmetleri, yatan hasta hizmetleri ve cerrahi hizmetler. Sizler de her biriniz görevlendirildiğiniz bu bölgelerde çalışıyorsunuz.”

Günde 2 bini aşkın poliklinik hizmeti

Her farklı hizmet ortamının kendine göre sorunlarının ve kendine göre güzelliklerinin olduğunu ifade eden Solak, “İyi taraftan baktığınız zaman hizmetler kendiliğinden verilir. Ben de bir yönetici olmama rağmen, kendi laboratuvarıma ya da size yaptığımız inşaatlara her gün gelip giden bir büyüğünüzüm. Bunu bir görev olarak yaptığımız için, aksamadan, beklemeden, gece gündüz akşama doğru, sabaha karşı her zaman gelip gidiyoruz ki bir kul hakkıyla karşılaşmayalım” dedi.

Günde 2 bini aşkın poliklinik, 100’ü aşkın ameliyat, 110 ile 150 arası hasta yatışı ve bir o kadar da hastayı taburcu eden büyük bir aile olduklarını söyleyen Solak, tamamlayıcı destek hizmetleri ve yaşanılan talihsizlikler hakkında sağlık çalışanlarına bilgiler verdi. Solak şunları söyledi:

“Hasta taşıma, merdivenler, yürüyen bant gibi bir sürü tamamlayıcı üniteler var. Bunlar da bizim kontrolümüzde, bunların bakımı ile ilgili, onarımı ile ilgili, kullanımı ile ilgili hepimizin sorumluluğu var. Bundan birkaç ay önce, yürüyen merdiven çok düzenli çalışıyordu, benim de o gün geleceğim tuttu. Birisinin yürüyen merdivene ayağını koyduğunu gördüm ve elektronik devreyi bozarak tüm çalışmayı durdurdu. Niye böyle yaptığını sorunca da çekti gitti. Bu olay bir daha oldu ve şu an o merdiven çalışmıyor. Şimdi asansörlere sıkıntı vermemek için, asansör sırası beklememek için, Türkiye’de ilk defa bizim yaptığımız ve 1 milyon lira harcadığımız merdiven hastalarımıza da kolaylık sağlayan bir üniteydi. 2 aydır bekliyoruz. Asansör hizmetinde yetkili servis konusunda dezavantaj var. Bu nedenle şehir dışından çağırıyoruz, 24 saatte geliyor. 1 gün bekliyor merdiven. İlk gün kimse ses çıkarmıyor ama ikinci gün başlanıyor ‘Nerede bu yöneticiler?’ deniyor. Kim bu yöneticiler? Önce ilgili müdür yardımcısı veya bakım onarım şefinden başlanıyor, rektöre kadar geliyor. Bizim veya diğer yöneticilerin hiçbir vebali yok, orada bir tanesi gitmiş ayağını koyunca bozulmuş. Kardeşim koyma o ayağını. Bu merdiven hizmet etmek için burada. Yine ilk zamanlar asansörlerin içerisine led lambalar yaptırdık. Daha beyaz ışıkta hizmet verilsin ve hastalar daha aydınlık alanda taşınsın diye ama herhalde 8-10 defa led lambaları tekrar koyduk. Fakat bu lambaları kim seviyorsa söküp götürüyor. Bizden isteseler biz hediye veririz ama asansörden niye söküyorsunuz? Bu lambalar hizmet için var.”

25 Ağustos 2017, Cuma 485 kez görüntülendi